Sektör İçin Çeviri Eğitimi

Ülkemizde mütercim tercümanlık, çeviribilim ve uygulamalı çevirmenlik bölümlerinde okumakta olan yaklaşık 10 bin öğrenci var  (yıllık kontenjanı 2612 kişi). Kolaylık olması adına bölümlerin hepsine “çeviri bölümü”, çeviri eğitimi alanların hepsine de “çeviri öğrencisi” diyelim. Son yıllarda sayıları ve kaliteleri hızla artsa da çeviri bölümleri genç fakültelerimizden. Haliyle bu da gerek ekipman, gerek akademik kadro sayısı, gerek müfredat açısından belli eksiklerin olmasına neden oluyor. Bu durumda mucizeler yaratan eğitim kadrosunun emeklerini hiçe sayarak, kurunun yanında yaşları da yakarak sabaha kadar hepsini eleştirebiliriz veya hep beraber artıları ve eksileri tespit edip, çözüm önerileri getirip bunları bir rapor şeklinde değerlendirebiliriz. Biz ikinciyi tercih ediyoruz, çevirinin geleceğinin yine çevirinin geleceği olan çeviri öğrencileri tarafından şekillendirilmesi için çalışıyoruz.

  1. Çeviri öğrencileriyle yapılan anket sonuçları (280 katılımcı):
  • Çeviri ile ilgili eğitim almanızdaki sebebi nedir?
    • Mesleğe ilgi duyduğum için (%68,4)
    • Gelecek kaygım sebebiyle iyi bir kazancı olduğunu düşündüğüm için (%15,8)
    • Puanım bu bölümü tuttuğu için (%13,5)
    • Öğretmenlik bölümü tutmadığı için (%1,9)
    • Aile baskısı (%0)
    • Diğer (%10,7)
  • Çeviri kulüplerine üye misiniz?
    • Evet (%37,8)
    • Evet, ama bir yararını görmedim (%22,5)
    • Hayır (%22)
    • Hayır, ama üye olmayı düşünüyorum (%17,7)
  • Siz bölüm başkanı olsanız neleri değiştirirdiniz? (çoklu seçenek)
    • Daha çok çeviri pratiği yaptırırdım (%75,2)
    • Daha çok çeviri tekniği öğretirdim (%56,2)
    • Daha iyi yabancı dil eğitimi verirdim (%54,3)
    • Sektör hakkında bilgi verirdim (%54,3)
    • Daha çok kuram öğretirdim (%11,4)
    • Okuduğumuz kitapları değiştirirdim (%8,6)
    • Bölümümü değiştirirdim (%2,4)
  • Kaçıncı sınıftan itibaren çeviri piyasasına girmeniz gerekiyor?
    • Üçüncü sınıfta (%31,4)
    • İkinci sınıfta (%29,5)
    • Birinci sınıfta (%21,9)
    • Dördüncü sınıfta (%8,6)
    • Mezun olunca (%8,6)
  • Okul bitince çevirmenlik yapmak istiyor musunuz, yoksa bu mesleği temel alan başka branşlarda mı çalışmak istiyorsunuz?
    • Kadrolu olarak özel sektörde çevirmen olacağım (%17,1)
    • Herhangi bir şirkette ne iş olsa yaparım, yeter ki maaşı iyi olsun (%13,3)
    • Serbest yazılı çevirmenlik yapacağım (%11,8)
    • Serbest yazılı ve sözlü çevirmenlik yapacağım (%11,8)
    • Kadrolu olarak akademisyen olacağım (%11,4)
    • Serbest sözlü çevirmenlik yapacağım (%5,7)
    • Kadrolu olarak kamuda çevirmen olacağım (%5,2)
    • Okul bitsin, bir daha tek kelime çeviri bile görmek istemiyorum (%4,7)
    • Kadrolu olarak bir çeviri bürosunda çalışacağım (%3,8)
    • Diğer (%15,2)
  • Çeviriden sizi tatmin edecek ölçüde para kazanacağınızı düşünüyor musunuz?
    • Ayda 2000-3000 TL kazanırım (%31,2)
    • Ayda 1000-2000 TL kazanırım (%22)
    • Ayda 3000 TL üzerinde kazanırım (%19,5)
    • Ayda 1000 TL civarı kazanırım (%9,3)
    • İlk çeviri param ile kendime hesap makinesi alacağım, o kadar çok param olacak ki hesabımı şaşırmayayım (%1)
    • Diğer (%17,1)
  • İdeal çeviri eğitimi nasıl olmalı? (yüksekten düşüğe)
    • Daha fazla çeviri pratiği
    • Uzmanlık alanına göre ek eğitim
    • Çeviri teknolojileri eğitimi
    • Ek dil eğitiminin daha kaliteli olması
    • Okullarda yeterli ekipmanın bulunması (kabin, ses sistemi vb.)
    • Sözlü çeviri eğitimine ağırlık verilmesi
    • Her öğrencinin iyi bir büroda staj olanağı olması
    • Genel kültür
    • Daha aktif çeviri kulüpleri
    • Yabancı dili geliştirmeye yönelik burslar
    • Yabancı dil eğitiminin daha ağır olması
    • Meslek etiği derslerinin verilmesi/gereken özenin gösterilmesi
    • Kariyer günleri
    • Dil ve kültür etkileşimine ait anlatımlar ve örnekler, dildeki kültür izleri
    • Tercümanlık mesleğinin ülke içinde ve dışında icra edebileceği hizmet alanları
    • Sadece iş bulma değil, iş kurma üzerine de eğitim verilmesi
  1. Öğrenci Gözünden Artılar:
  • Uygulanan müfredatın yoğun ve AB ile uyumlu olması.
  • Çevirmenlik açısından çok önemli derslerin verilmesi
  • Çevirmenliğin rastgele bir iş olmadığını, uzun uğraşlar ve sabır gerektiren, derin ve temelleri sağlam bir meslek olduğunu öğretmesi.
  • Akademisyenlerin çoğunun birikimli, donanımlı ve öğrenci odaklı olması.
  • Öğrencileri girişkenliğe teşvik edici çeviri kulüpleri, dergileri, organizasyonları ve konferanslarının bulunması
  • Detaylardan hoşlanan çeviri öğrencileri için her şeyi en ince ayrıntısına kadar göstermeleri. 
  1. Öğrenci Gözünden Eksiler:
  • Çeviri pratiğine dayalı uygulamalardan ziyade teorik ve kuramsal derslerin yoğunlukta olması
  • Erek kültürü olabildiğince yakından tanımak için yeterli olanakların sağlanamaması (yurtdışı gezileri, burslar, kültür ve araştırma turları vs.)
  • Öğrenciyi iş hayatına ve sektöre hazırlamaya yönelik eksiklikler.
  • Ekipmanların bozulmuş, çok eski olması veya hiç olmaması
  • Üniversite yönetimlerinin araştırma, fon ve burslar açısından çeviri bölümlerini öncelik sınıfının içinde görmemesi. 
  1. Öğrencilerden Öneriler:
  • Çeviri teknolojilerinin öğretilmesi.
  • Alan bilgisi ve çeviri tekniği derslerinin sayısının artması ve çeşitlenmesi
  • Öğrencilere motivasyon, girişimcilik ruhu ve özgüven sağlanması.
  • Öğrencinin ilgi alanını keşfedip üzerinde çalışabileceği kaliteli şirketlerde staj yapabilmesinin sağlanması.
  • Öğrenciyi çeviri alanında besleyecek seçmeli derslerin açılması/sayısının arttırılması.
  • Ek yabancı dillerin yanı sıra yurt dışı deneyimi kazandıran fırsatların arttırılması.
  • Uzmanlık alanları yelpazesinin geniş tutulması.
  • Sınıf mevcutlarının düşürülerek eğitim kalitesinin ve uygulama çalışmalarının artması.
  • Verilen eğitimin yalnızca akademisyen yetiştirmeye yönelik olmaması.
  • Telaffuzu geliştirmek açısından yabancı hocaların kadroya alınması.
  • İş olanakları, çeviri sözleşmeleri, proje yönetimi, işveren ile kurulması gereken diyalog, özgeçmiş hazırlama konularında sektör dersleri verilmesi.
  • Üniversite yönetimlerinin çeviri bölümlerine bakışının ve gösterdikleri itibarın artmasına yönelik çalışmalar yapılması.
  • Çeviri kulüplerinin daha aktif ve organize olması.
  • Sektörden temsilcilerin gelip konuşmalar yapması ve soru-cevap bölümüne daha fazla vakit ayırmaları.
  • Kariyer günleri yapılması.
  • Sadece iş bulma değil, iş kurma üzerine de eğitim verilmesi.
  1. Sektörel eğitim/Çeviri Stajı: Çeviri eğitimlerinin sektörel ayağı ise çeviri stajlarıdır. Fakat çeviri stajı denince genç çevirmenlerin aklına “bedavaya ayak işi” yapmak gelmekte, belki bu yüzden staj eğer zorunlu değilse sadece % 13’ü çeviri stajı yapmayı düşünüyor. (Kaynak: ÇeviriBlog Staj Anketi). Fakat seçkin çeviri bürolarının staja bakışı daha farklı, çünkü genç çevirmenlerin önemini ve yetiştirilmesinin değerini bilenler mutlaka staja çok önem veriyor, staj için program oluşturuyor ve staj kadrosunu dikkatlice hatta çok önceden belirliyor. Bu durumda iki tarafı da memnun edecek bir çeviri stajının çerçevesi nasıl çizilebilir? Gazetecilikteki 5N1K düsturunu burada da uygularsak, ideal çeviri stajını şöyle özetleyebiliriz:
  • K1. Kim?

Burada önemli olan sizsiniz ve sizin gerçekleriniz. Çeviri bölümünde okuyorsunuz, fakat ilerde çevirmen olmayı düşünüyor musunuz? O yüzden önce eğitiminizi ne şekilde kullanmak istediğinize karar vermelisiniz. “Çeviri bürosunda çalışmak istiyorum.” Bu net bir cevap değil. Çeviri bürosunda hangi pozisyonda çalışmak istediğinizi düşünmelisiniz. “Bir çevirmen olmak istiyorum” ise cevabınız buna yönelik bir staj aramalısınız. Eğer proje yöneticisi olmak istiyorsanız stajda sosyal iletişimde görev almalısınız. Bir firmanın dış ticaret departmanında çalışmak istiyorsanız, uluslararası kültürleri tanımalı, konuşma disiplini öğrenmeli, kurumsal e-posta yazışmasına hâkim olmalısınız. Bunun örnekleri çoğaltılabilir. O yüzden önce gelecekteki sizi resmetmekle işe başlayabilirsiniz.

  • N1. Ne?

Benim çevirmen olmak isteyenlere en önemli sorum “hangi uzmanlık alanını seçeceksin?” oluyor. Stajda ona göre eğitim vermek gerek bence. Bir doktor gibi uzmanlık alanını tanımasını, o konudaki terminolojiye hâkim olmasını, basit çevirilerden başlayarak daha ağırlara doğru ilerlemesini, zamanı doğru kullanmayı öğrenmesini öğretmek gerek. Yolunu çizmek, o yolda ilerlemesini sağlamak gerekmekte.

  • N2. Nerede?

“Kendinizi nerede görüyorsunuz? Kendinizi nerede görünce mutlu oluyorsunuz?” Bence sadece stajyerlerin değil, 20 yaşlarının başlarındaki herkesin kendisine sorması gereken sorular bunlar. Bu sorunun cevabını bulan insan, kendine en az 5 sene hediye eder diye düşünüyorum. Bir çeviri öğrencisi yazılı çevirmen değil de sözlü çevirmen olmak istiyor ise ona ağırlık vermeli ve sözlü çeviri konusunda kendini geliştirmeli. Sahaya çıkmalı, turistik yerlerde rehberlik yapmalı, gerekirse Kapalıçarşı’da bir dükkânda işe girmeli, konferans ve kongre düzenleyen tüm organizasyonlarda çalışmalı vs. İnsan sevdiği işi yaparsa ömrü boyunca çalışmak zorunda kalmaz demişler, bu yüzden gençlerin mutlu olacakları yer uğruna gösterecekleri çabanın da onları yormadan hedeflerine ulaştıracağına inanıyorum.

  • N3. Nasıl?

Çalışarak. Staj döneminde talep edilenler ilk başta size mantıksız gelebilir. Örneğin bir stajımızda gelen her basit çeviriyi aynı anda hem uzman çevirmenimize hem de stajyerlerimize veriyorduk. Hem süre tutuyor, hem de tüm çevirileri en sonunda kontrolden geçiriyorduk. “Zaten bizim çevirimiz kullanılmıyor, uzman çevirmenin metni bile kontrolden geçirilerek müşteriye teslim ediliyor, bize neden bu çeviriler yaptırılıyor?” diye düşünenler ve yeni çevirileri umursamayanlar olduğu kadar,  bizim bunları onlara doğru terminolojiyi öğretmek, örnek bir çeviriyle onlara uygun kalıpları ve söyleyişleri göstermek, işin editörden geçme aşamasının önemini belirtmek ve de süreyi doğru kullanmanın, tecrübenin ve zamana karşı yarışmanın, pratikliğin, kendine güvenin başarıyı nasıl etkilediğini göstermek amacıyla yaptığımızı anlayanlar da oldu. Kontrolden gelen çevirileri gerekirse en baştan yaparak, gittikçe hırslanarak ve gittikçe hızlanarak çevirilerini geliştirdiler. Bir “Karateci Çocuk” ve “cilala parlat” hikâyesi değilse de bizim için de gençler için de önemli bir deneyim oldu.

  • N4. Ne zaman?

Sanırım tüm sorular arasında en çabuk cevap verebileceğim bu: Şimdi. Hemen. Bir şeyi yapmaya niyetlendi iseniz onu ertelemeniz hayallerinizi ertelemeniz anlamına geliyor. O halde stajda hedeflerinizi, uzmanlık alanlarınızı, nerede olacağınızı belirledikten sonra hemen ve şimdi işe koyulun.

  • N5. Neden?

Tamamen kendiniz için. Staj, sizin için bir angarya olarak görülse de eğer isterseniz kendiniz için bir fırsata dönüştürebilirsiniz. Hiçbir şey olmasa bile diğer arkadaşlarınızın özgeçmişleri “kalplerinden kopan temiz bir sayfa gibi” dururken sizinki dolu olur.

Stajda Akılda Tutulması Gerekenler:

  • Talep edin. Ben bu stajda çeviri teknolojilerini öğrenmek istiyorum deyin mesela.
  • Unuturlarsa, hatırlatın.
  • Mutlaka düzenli olun, işe odaklanın, çalışın, çalışın, çalışın.
  • Zamanında gelin, zamanında gidin. Çalışma saatlerine uyun.
  • Staj raporunu istemeseler de yazın. Bugün bunu yaptım, bugün şunu yaptım diye maddeler halinde sıralayın. Hem kendiniz hem de işvereniniz için işe yarar olduğunuzu kanıtlayın.
  • Şirket kurallarına uyun.
  • Yaratıcı olun. Genç ve pratik zekânızı kullanın.
  • Özgeçmişinizi profesyonel hale getirin.

ÇeviriBlog’ta çeviri öğrencilerine sorduk; ideal bir stajdan ne beklersiniz? İşte sonuçları:

  • Ofis içi çevirmenliğin ne olduğunu öğrenmek istiyorum (~%21)
  • Çevirimi hızlandırmak istiyorum (~%20)
  • Çevirilerdeki hatalarımın düzeltilmesini istiyorum (~%20)
  • Geleceğim hakkında fikir sahibi olmak istiyorum (~%14)
  • Çeviri teknolojileri hakkında fikir sahibi olmak istiyorum (~%13)
  • Çevirinin tüm paydaşlarının neler yaptığını görmek istiyorum (~%11)
  • Sektörü yakından tanımak istiyorum (~%1)

Senem Kobya

Yazar, Proje ve Yayın Koordinatörü

Senem Kobya, Dijital Tercüme'nin kurucusu ve CEO'sudur. Cağaloğlu Anadolu Lisesi‘nde 7 sene boyunca Almanca ve İngilizce eğitim almış; İstanbul Üniversitesi İngilizce İktisat Fakültesi’nde lisans eğitimini tamamlamıştır. 1999 yılında başladığı çevirmenlik mesleğinde yeminli çevirmen, çeviri editörü, yerelleştirme uzmanı veya proje sorumlusu olarak görev almıştır. Sprachdiplom, Dil Yeterlilik Ve Başarı Belgesi, Google Yetkili Çeviri ve Yerelleştirme Uzmanı ünvanlarına sahibidir. Çeviri sektöründen 12000+ üyesi bulunan ve sektörü şekillendiren ÇeviriBlog grubunun kurucusu ve yöneticisidir. Her yıl düzenlenen Çeviri Yarışması’nın kurucusu ve ana sponsoru, Çeviri Kitabı yazarlarından biridir. Üstün Zekalı Çocuklar için Akıl ve Zeka Oyunları eğitmeni; Tema, Greenpeace ve Koruncuk Vakfı gönüllüsüdür.

© ÇeviriBlog adına Senem Kobya. Telif hakkı sahibinin izini olmadan yayınlanamaz, çoğaltılamaz ve basılamaz.

Pin It on Pinterest

Share This